Eneee metrobüse mi biniceeeez, haydi kızlar diyete o zaman! Ama dikkatinizi çekerim bu sefer ArtDiyetli olmayı önermiyorum kesinlikle. Herkes İyiDiyetli olacak! Kim demiş ki en zayıf halka olmak her zaman kötüdür diye?
Zira can yoldaşım, arkadaşım Ayşacül ile metrobüs yolculuklarımızdan anladığım kadarıyla ne kadar zayıfsan, hayatta kalma şansın da bir o kadar yüksek oluyor.
Hepimiz formda olalım ki yolculuk sırasında ezilme büzülme ihtimalimiz azalsın. Malum metrobüsler kalabalık, az yer kaplarsak rahat rahat yolculuk ederiz. Ama nacizane şunu öneriyorum: Zayıflarken bel bölgesinde bir miktar can simidi bırakalım ki olur haa düşersek koruyucu görev üstlensinler.
Ayrıca yaw çok kilo aldım bu aralar, spora mı başlasam ne diyosanııııııız, işte size muhteşem fırsaaat :)
Metrobüsün en kalabalık olduğu saatlerde kendimize bir direk belliyoruz. Asılabildiğimiz kadar asılıyoruz. Sonrasında en keskin virajda direğe asılaraktan bacaklarımıza güç veriyoruz, böylece su kayağı yapabilmek için küçük alıştırmalarımız başlamış oluyor. Bu etabı geçtikten sonra artık denizde sporunuz yapmaya başlayabilirsiniz.
Söylemeden geçemiyciğim, Metrobüs sayesinde trafikte oyalanmadan süratle eve gittiğim için akşam yemek yediğim saat de 7 oldu :) Yani 8'den sonra bir şey yemeyerek de diyetime katkıda bulunabiliyorum.
Not: Bu yazıda görsel kullanılmamıştır. Tamamen hayal gücünüze bağlı takılabilirsiniz. Artık konserve mi düşünürsünüz, balık istifleri mi o size kalmış!